13 Ağu 2009

Sonsuz yaşama inanıyorum ...

Bugün yine bezgin kalktığım yatağımdan intikam alırcasına topladım çarşaflarımı...
Sabahın inanılmaz mükemmel karbonmonoksit havası eşliğinde koyuldum yola işe gitmek üzere. Genizimi yakan bir nane şekeri kokusu kovdu beynimdeki meraklı üç zilliyi... Bu "O" olmalıydı... Hani en çaresiz kaldığınız zamanlarda, yada tam düşerken yükseklerden elinizi tutan... Kimine göre kahraman kimine göre kurtarıcı... Ama benim için ... Benim için ... Benim için sıradan bir melekti...
Hiçbir zaman Melekler şehrindeki gibi bir meleğe sahip olamayacağımı biliyorum ama bunun olma olasılığını bile hayal etmek hakkım sanırım ...

...

Sonrasını mı merak ettiniz ?
şöyle oldu:

Beni bi yandan aydırıp bi yandan sarhoş eden bu kokunun ardından sadece baktım sonra döndüm bi sigara yaktım ... Metroya bindiğimde hayallerimi istasyonda bıraktım ...


...

Ve hala sonsuz yaşama inanıyorum ...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sen de bir şey söyle...